25 Nisan 2008 Cuma

Haa Gayret...

Elim tuşlara gidemedi. Ha gayret dedim içimden. Olmadı. Hayatın temposumu yoğun ben mi plansız yaşıyorum, çözemedim. Uzun zamandır itiraf etmek gerekirse yazı yazmak gelmiyor içimden. Geldiğinde de Blogger nedense yazdığım yazıları yayınlamama konusunda inat ediyor. Açık konuşmak gerekirse küfredip kapatıyorum bilgisayarı, kızıyorum çünkü... Şimdi tukkandan bağlandım, kör ve aynı zamanda topal olan talihimi yenmek adına ışıkları kapattım, Norah Jones'u koydum ve yanında da sütlü bir kahve. Eve gitmek içimden gelmiyor. Sabah "Yeşil Elma" için hazırlık aşamasında evde 1,5 saatlik süren bir mimi krizinin bunda çok büyük etkisi var. Biraz sakinleşmeye ve dinlenmeye ihtiyacım var. Çalışan bir bilgisayar bulmuşken de yazı yazmak lazım. İçerde çok olay var dışarı çıkmak isteyen. Tarifler var yayınlanmayı bekleyen. İşin acı tarafı evdeki bilgisayarın bozulmuş olması ve tarif resimlerinin o bilgisayarda kalmış olması.Resimsiz tarif vermek de güzel olmuyor. Özellikle yemek kitaplarında sinir olduğum bir konu. Tarif güzel ama resim yok. Gözümün önüne getiremiyorum. Sanki resim olmadan eksik kalıyor. Bakalım bu bilgisayarla bu konuda ne yapabilirim? Belki aradan birşeyler bulabilirim.


Bu arada yaşanan süreçte olaylar her zamanki gibi devam etti. Ajanımın oğluna parti yaptık, Küçüğüm 2'nin doğumgününü kutladık, IBATECH fuarında sıkı bir çalışma (Laz kızı, en çok senin emeğin var.) sergiledik. Aradan Filiz'in Emre'yi dünyaya getirmesini kutladık. Tukkan'da yaklaşık 1,5 ay beklediğimiz ürünleri gümrükten çekerek raflara yerleştirdik. Ankara Bakeshop'u (Hafizem, hala diyorum ki; kim tutar seni!!) açtık. Bir de araya Derya Baykal programı (Evet Nino, doğrusun...) sıkıştırdık. Yeni arkadaşlar edindik, eskileri birazcık ihmal ettik ama yüreğimizdeki yerlerini sağlamlaştırdık.

Ve en önemlisi bir kanat daha oldu hayatımda...

O da kanat oldu, istediği yere uçmak için... Yuvasında şimdi, gözleri ışıl ışıl. Heyecanlı, yüreğinin sesini kulaklarımda. Mutlu ol kardeşim ve o tenteciye benden selam söyle, güzel fiyat versin...

Bu ara yazılardan sonra baklava resmini nasıl yokedeceğimi hala yolunu bulamadım. O yüzden kısacık bilgi vereyim. Bayramda Sevgili Güllü tarafından yapılan baklavanın tadı tek kelime ile muhteşemdi. Yapılan sıkıştırmalar sonucu hazır baklava yufkası olduğunu öğrendim. Tarif ve ulaşılabilenecek yerler konusunda bu tıka tıklayarak bilgi alabilirsiniz. Lezzet konusunda yiyen herkes tam not verdi. Hazırlanışı oldukça pratik. Tavsiye olunur diyerek resmi yok etme çalışmalarına devam edeceğim.

Yeni tarifler için öncelikle hindistan cevizli kurabiye ile açılış yapılacak gibi bir durum gözüküyor. Yapılan testler gösterdi ki kurabiyeden çok "Koko" yu andıran bir havası var. Hazırlanışı çok kısa sürüyor. Hani sabah yap, öğleden sonra ikram et tarzında. Arkasından Ebru'nun çok seveceği (Yaparsam ve ona tattırabilirsem tabi kii!!!) limonlu tart olacak.
Yaaa... Resimlerimi istiyorummm...



17 yorum:

Ferah Gülşen dedi ki...

canım özlemişiz seni, bloglines a düşer düşmez notun koştum geldim. O fuarı nasıl kaçırdım çok kızdım kendime halbuki not almıştım :(. O Geçen hafta müsait olunca seni ve mimi mümtelasını seyrettim ne kadar hoşuma gitti anlatamam. Allah nazarlardan saklasın. O el çırpışlarını yerim ben onun. Ayşem öpüyorum seni ve yakışıklını. Sevgiyle kal...

lezzetlilerim dedi ki...

Ayşemcim dilerim evdeki bilgisayarında düzelir. Bizde resimleri istiyoruuuzzzzzzzzzzzzzzzzz.
Makaronlara bayıldım. Hep merak ederdim. Artık korkmadan yapabilirim herhalde.(senin sayende)
sevgilerimle canım

Doruk dedi ki...

Biliyorsun değil mi? Biliyorsun, biliyorsun:)

Ferah Gülşen dedi ki...

Yaa Ayşeemm, ben de Bakeshop açmak istiyoruummmm :))

Siteniz'de hayırlı olsun çok güzel olmuş. banner kodunu verirsen sayfama eklemek istiyorummm. Sevgiler canım.

LAZ KIZI dedi ki...

Sebgili meleğimiz.pamuk hemşiremiz..Sensiz ne fuar nede TV lerde tat olur.Hayatının bir karesinde bile olmak gurur verici...Teşekkür ederim...Her şey için ...Özellikle gardrobuma olan katkın için.Yok artık "sıkıntı ,mıkıntı" yolun açık .Bas gaza.Ve lütfen hep yaz emi...

hanimiş dedi ki...

Ama starım oldu mu simdi.. Tamam hizli tarafindan kalem kalem bir ozet gecmissin lakin bu yazmadigin bir ay icinde daha neler neler oldu. Cok sey oluyor, geciyor, gidiyor.. Hersey yazilacak diye birsey yok elbet, benimki de laf..

Yeni arkadaslar eklendi, eskiler ihmal edildi gibi birsey yazmissin ya ben o ikinci kategori icinde hissediyorum valla kendimi. Derhal bu durum telafi edilmeli. Ama oyle iki arada bir derede degil, adamakilli lutfen.

Dilek'ce dedi ki...

Aysemcigim,
az önce kulaklarini cinlattik:) Oktay bey bu aksam Zürih'teymis. Sadece 2 dakika konustuk fakat ona makron yani lüxemburgerli götürmüstüm tadimlik, o da bana Cuma günü senin makron yaptigini söyledi:)Senden duymak güzeldi, hersey de kolay gelsin!
Sevgiler

Unknown dedi ki...

Ayşemcim sesini buralardan duymak ne güzel. Yeşil Elmada olmasa zaten yaşadığından şüphe edeceğim. Sen yinede bir iki kelamı eksik etme, özletme kendini. Öpüyorum çok.
Bu arada Batuyu 2 hafta evvel sıkmak istedim bolca nasıl mısır yiyişti o sürekli maşallah dedim ama umarım nazar değmemiştir :)

Adsız dedi ki...

Ayşem hanım,ben bloğunuzun sessiz takipçilerindenim.Uzun süreler ara verince meraklanıyorum inanın.Çok yoğunsunuz,ne güzel birşeyler paylaşabilmek ve yeni ufuklara yelken açabilmek.İmreniyorum size,ama lütfen fazla ara vermeyin,özletmeyin.Sevgiler Özlem...

Adsız dedi ki...

can

herşey geçer kalan bir tebessümdür hayatın ardından

çok şiirsel gördüm kendimi ama ya sen bize gel ya ben size
bitsin bu mimi krizi diyorum
bitirme gücü sende var
kendi başına halledersin
biliyorum

http://haydioynuyoruz.com/
site budur diyorum bilgisayarcı beye iletmeni bekliyorum

editörden tık çıkmayınca aramaya yüzüm olmadı-sonumuz ne olur bilmiyorum sanki anneler gününede çıkmayacak bir havadalar gibi geliyor ben siteyi açmak istiyorum
sana selam
okuyunca yorumu imha et diyorum

Yelda Gürbüz Erdoğan, PMP, PMI-ACP, PMI-PBA dedi ki...

Daha sık yazar mısın lütfen,diyene bak desene, ben de daha sık yazmalıyım, yazacağım.Madem görüşemiyoruz yazışalım bari. Kocam Ayşemlerle bir araya gelince bişey oluyo size, diyo, han,i neredeyse iyi ki bir araya gelmiyorsunuz diyecek :)

Adsız dedi ki...

Yüreği sıcak arkadaşım. Arkadaşım diyorum çünkü kısa karşılaşmamızda okadar çok enerji verdinki bana Ta Ankara'larda kıpırtılarım yükseldi:) Hep daha sıcak ,samimi günlere diyorum başkada bişey demiyorum...İçi aydınlık kadın!

Adsız dedi ki...

hanimiş dedi ki... =Yeni arkadaslar eklendi, eskiler ihmal edildi gibi birsey yazmissin ya ben o ikinci kategori icinde hissediyorum valla kendimi. Derhal bu durum telafi edilmeli. Ama oyle iki arada bir derede degil, adamakilli lutfen.

Hanimiş hani yazmışsın ya ben de o ikinci katogorideyim ama yeni eklenenlerde:) Ve ben de diyorum ayrıntı geç :)))

pastacik sezer dedi ki...

Yıldızım starım,
ciddi bu kadar kısa geçilirmi bu bir ay.Işılım haklı.Ben hangi sınıftayım

Adsız dedi ki...

Merhabalar...
Ankara'da Bakeshop açtık yazmışsınız. Rica etsem adresini de yazabilir misiniz?

Adsız dedi ki...

yoğun bir işgününün sonunda size sormak yerine bakeshop'un sitesine bakmak sonradan aklıma geldi malesef... istediğim adresi buldum. yine de teşekkürler...

Cakil's Mom! dedi ki...

ayşem'cim
enerjik sarışınım :)
oluyor işte böyle duraksamalar hayatta
sen yaz, hep yaz, bol bol yaz
bak gör iyi gelecek hepimize

ben o iki grubun arasında hissediyorum kendimi
eski dost denilemeyecek kadar yeni
yeni arkadaş denilemeyecek kadar eskiyim
arada kaldım, al bana da bunun stresi çöktü şimdi :)))