10 günlük yolculuktan döndük. İstanbul'u sevsem de -ki bu sevginin nedense hep karşılıksız olduğunu düşünmekteyim, uzaklaşmak ve aile ile beraber olmak bana sakinleştirici etkisi yapmakta. Babaannemlerinde İzmir'e taşınmasıyla bütün aile camiasını yavaş yavaş o bölgelere yerleştirmeye başladık. Kayınvalideler Didim'de, annemler Marmaris'te, Babaanneler İzmir'de... Dino her seferinde "Darısı bizim başımıza" dese de, bu duaların kabul sürelerinin geçerliliği konusunda bende ciddi kuşkular oluşmakta. Bir şekilde acelemizin olmadığını , emeklilik döneminin oralarda yaşanacağını biliyorum. Ama ben yine de buzdolabının üzerine İzmir kartpostalı koydum, yanına da hayattan istediklerimi sıraladım. Şimdi bir taraftandan kurabiyeleri hazırlarken bir taraftan da onlara bakıyorum. Ve içimden kocaman bir "EVET" diyorum.
Kurabiyeler geçmeden, yolculuktan yanımızda getirdiklerimize bakalım. Bana göre ayrıcalığı hakeden ve keyiflendirenlerden bir tanesi Pınar ile tanışmamdı. Didim'de bir çocuk kıyafetleri satan dukkanda haldur huldur Zeyno'ya birşeyler ararken (Bebi'ye birşeyler bulma görevini Annem üstlenmişti.) yanımda bir ses: "Pardon , bir şey sorabilirim miyim?"... Ben kıyafetler ile ilgili soru beklerken karşımdaki bana "Siz o pastacısınız, değil mi?" sorusunu sordu. Gülümsedim, utandım ve "Evet" dedim. Şimdi bu noktada da araya girerek bir içe ve geçmişe yolculuk yapacağız beraber. "Pasta Atolyesi" programı başladığında sizden gelen çok güzel mailler oldu. Yakın çevrem ve bu maillerin bir kısmında "Neden bize haber vermedin?" şeklinde hafif bir sitem vardı. İşte bendeki problem burdaydı. Program ile ilgili görüşmeler yaklaşık 3 hafta sürdü. Bu süre zarfında kanalın bana sağladığı sadece yönetmen, stüdyo ortamı ve kameralardı. Sponsor bulma işi de bende olduğu için çok ciddi bir yoğunluk yaşandı. Hatta çekime 2 gün kala en önemli sponsorlardan olan mutfağın hala gelmemiş olması ve telefonlarıma çıkmaması ayrı bir sinir bozukluğu yaşatarak "Tamam bu iş buraya kadar..." dedirtti. 10 günlük süre zarfında yaklaşık 11 maket pastanın yapımı da hesaba katarsak, beynimdeki gri hücrelerin iflasına yaklaşmıştık. Fragman gösterilmesine rağmen olumsuzluklar içinde iş yürürmeye çalıştığı için açıkcası bu haberi kimseyle paylaşamadım. Mahçup olmak vardı. Ya olmazsa... Ya çekilmezse... Burda biraz empati yapmak sanırım olayı toparlayacak. Ve gelinen son aşamada 13 programın toplamını 3 günde çekip tamamladık. Yönetmenimiz Zeman'ın ve Işıl'ın emekleri ile güzel bir iş çıktı.. Bir de yanımda olan meleğimi unutmamak lazım. 06 Ekim'de son bölümü yayınlandı. Açıkcası tekrarı ve devamı olacak mı şu anda belli değil. Kanal ile görüşmeler devam ediyor. Haberi geldiğinde bu sefer mahçupluk yapmadan hemen duyurusunu yapacağım... Tekrar Pınar'a dönüyorum. Karşımda şeker birşey vardı. Heyecanlıydı, hemen şeker hamuru (fondant) olayına girdik. Almanya'da yaşadığı için sadece gliserin konusunda bir sıkıntı yaşamış. Didim'de alıp yanında götürecek. Ben İstanbul, O Almanya derken Didim'de buluştuk. Hoş bir kader...
Şimdi soruyorum size; Dışarda bardaktan boşanırcasına bir yağmur var. Ve 2,5 yaşındaki oğlunuz dışarı çıkmak istiyor. Yağmurda gezmek istiyormuş. Hem de bunu sırıtarak istiyor. Başına ne geleceğini ve ne kadar ıslanacağını bilerek. Ne yapardınız? ve ben ne yaptım?....
Üstte bir tshirt, altta kot pantalon...
Dino geldi, ayakkabılar giyildi...
Gemiyi terk eden insanlar misali ev terk edildi...
Şiddetini arttıran yağmurda, balkonlarda şaşkın bakışlar içinde seyreden insanlar eşliğinde...
Kahkahalar içinde koşulur...
Keşke fotoğraf makinamı unutmamış olsaydım...
Bebiye baktığımda ona bu özgürlüğü vermiş olduğumuz için kendime teşekkür ettim. Üstünü kirletmesini istemediğimizde dönüp te "Ama kirletmek güzeldir anne..." cevabını vererek reklama gönderme yapan çocuklardan bir tanesine sahip olmak keyifli... Sınırları içinde sınırsızca yaşamak şu anda ona verebileceğimiz bir hediye. Kimilerine göre sorumsuzca olarak nitelendirilen tarzımızın, açıkcası Bebi'yi tanıyan ve onunla beraber olan insanların yüzündeki gülümsemeleri gördüğümde yanlış olmadığını düşünüyorum. Evet, bence de kirlenmek güzel...
2 gün sonra gene yollarda olacağız. Benim için farklı bir yer... Bu sefer fotoğraf makinası kapının önünde. Unutmamak lazım. Hayırlısı ile gidelim ve dönelim diyorum. Şimdilik biraz site için, biraz da Bebi için yapılan kurabiye ile huzurlarınızdan ayrılıyorum. Sevgilerimle,
Çikolatalı Çatlak Kurabiye: 30 adet
Hazırlanma süresi: 25 dk
Pişme süresi: 15 dk
Servis süresi: 30 dk
Gerekli Malzemeler:
100gr/ 1 su bardağı bitter kuvertur çikolata (doğranmış)
80gr / 3 yemek kaşığı tereyağ
1cup / 220gr / 1 su bardağı toz şeker
1 yumurta (oda sıcaklığında)
1cup / 150gr / 1 su bardağı un
2 tablespoons / 2 yemek kaşığı kakao
1/4 teaspoon / 1 çay kaşığı karbonat
1/4 cup / 40gr / 1/2 su bardağı pudra şekeri
Çikolata ve tereyağ benmari usulü ocakta karıştırılarak eritilir. Diğer tarafta şeker, un, yumurta, kakao ve soda karbonat mikser ile çırpılır. Eritilmiş karışım bunun içine azar azar ilave edilir. Kaba yapışmayacak bir hamur elde edene kadar karıştırılır. Hazır olduğunda buzdolabında 15 dk dinlendirilir. Bu sırada fırın 160 derecede ön ısıtma yapılır. Soğumuş olan hamur buzdolabından çıkarılır. Ceviz büyüklüğünde toplar hazırlanır. Pudra şekeri olan bir kasede her tarafı iyice şeker ile kaplanana kadar yuvarlanır. Yağlı kağıt kaplı tepsiye aralıklı olarak (Pişerken yayılacaktır.) yerleştirilir. Ön ısıtma yapılmış fırında 15 dk pişirilir. Piştikten sonra soğuması için ızgaraya alınır. Afiyet olsun...
(Saat: 21.30 itibariyle not: Uğur Can, Merve Genç ve sevgili Yasemin'e hatırlatma ve düzeltme için teşekkürler...)
31 yorum:
Ege havası almışsınız,"kalbim ege de kaldı" diyorsun..
nasıl olsa sizin sülale boyu oradalar:)gider gelirsiniz..
tv programından bence bolca bahset haberle ver,bu kadar zorluklra çektğini tahmin edemezdik.20 dakikalık programın ekrana gelen kadar geçtiği aşamayı bir sen bilirsin demek:))
emeklerin boşa gitmesin, inşallah.
Bebiyi yağmurda çıkarmışsım oh ne iyi etmişsin, ben de çocuklarımı oldukça rahat büyüttüm..zaten sen vericeğini kurallarını veriyorsun bebişe..sen iyi bir annesin..
kurabiyen bebişin ağzına layık olmuş çok çabuk yapılır gibi görünüyor denemeli..
kolaylıklar diliyorum..
Programı görmeden yorum yazmak istemediğim için ortalıkta yoktum. Geçen gün gördüm programı. Her şey güzel görünüyordu. Gül pastalar da. Yiyebilene afiyet olsun.
Umarım pastacı programı uzun soluklu olur.
Merhaba zor bir işi başardınız Tebrikler. Böyle bir programın devamı mutlaka istenir ve kanallarda bu sese kulak verirler.
Sizi ekranda göreceğimizden ben eminim.
Kurabiye tarifinde soda gördüm ama malzemelerin arasında yoktu.Yolculuk telaşında gözden kaçmış sanırım Bilginize
Sevgiler Uğur
merhaba;
kurabiye çok güzel görünüyor.Kakao ve soda eklenir demişsinizde tarifde soda göremedim ben :) ne kadar ekleniyor acaba ??
selam,tarifte soda var mı yoksa yapılışında fazladan mı yazılmış?
ayşemcim;bayram öncesi fırsatını bulup dile getiremedim öncelikle ailecek geçmiş bayramınızı kutlarım.
*Buzdolabının üstündeki hayallerinin bir an önce gerçekleşmesi,
*iyiki ekranların ilk ve tek pasta öğretmenliği ,
*bebiiiye gelince onu görmek ve koklamak ümidiyle,
*bukadar koşuşturmaların arasında ağzımızı tatlandıracak içimizi ısıtan tariflerinden mahrum bırakmayışına...
ve yeni çıkıcağın yolculuğunda allah emenat olman dileklerimle.
Görüşmek üzere..
irem
SEVGİLİ AYŞEM ,DEMEK BANA O KADAR YAKIN OLMUŞSUN VE DİDİME SIK SIK GİTMEME RAĞMEN (BÜYÜK OĞULUŞUM ORADA FUTBOLCU )SANA RASLAYAMADIM ,TABİİKİ BÜYÜK BİR TESADÜF GEREKİRDİ DEĞİLMİ ???İNŞALLAH BİR GÜN ,Kİ YOLLUNUZ MUTLAKA YİNE BİZİM BURALARA DÜŞECEK ,İNŞALLAH GÖRÜŞÜRÜZ.OLMADI BENDE SENİN RESMİNİ BUZDOLAMIMA ASAYIM İÇİMDEN DE KOÇAMAN BİR ''EVET ''DİYEYİM :))
TABİİ BU ARADA KUBİŞLERİ UNUTMAYALIM...HARİKA OLMUŞLAR,ELLERİNE SAĞLIK CANIM...SEVGİLER
BI DAHAKINE HABERIMIZ OLSUN PEÇETEM:)COK GUZELDI TAKIP EDEBILDIGIM KADARIYLA..
KURABIYE TAM BEBELERE GÖRE TABII BIZEDE:)
ELLERINE SAGLIK AYSENCİM:)
SEVGILERIMLE
Bacım kafana eserse buraya gel yaa!Yaparız belki bişeyler:)Uzaktayım ama takipteyim..Çok özledim valla..Öpüyorum Bebi'yi de seni de..Sevgilerimle...
1. hayırlı yolculuklar
2. iyiki bebi çıkmıs yağmura ne sevinmiştir yirim onuu :):)
3.kurabşye tarifi dunyanın en guzel kurbişleri kitabındanmı acep?
4.yurttayım bu bir eziyet bu kurabiyeleri ve en çikolatalısından kekleri hayal ediyorummmm :)))
offfffff ben ödeve döneyim en iyisi:(
Bu benim en sevdiğim kurabiye.. Siz gitmeden bana da kısmet olur mu dersin yemek? Benim tarif biraz daha farklı ama ne olursa olsun "yaşasın çatlak kurabiyeler"...
Yazı içinde ismi geçen Işıl ben isem, pek haketmediğimi belirtmek isterim, gözlerinden öperim.
Valla bunu hemen denemeli,Buzdolabına benim resmimi de koy.Benide götür oralaraaaa :))ailecek göçelim,ne güzel olur yaaa..
Merhaba sevgili arkadaşım bloğuna tesadüfen rastladım ve iyi ki rastlamışım hemen linklerime ekliyorum.
Çok şık ve leziz paylaşımlar teşekkür ederim,bundan sonra sık sık görüşmek dileğiyle sevgilerimi bıraktım.
DERYA
Yine içimi ısıttı yazın ve ne kadar özlediğimi farkettim, uzun mu gideceksiniz, dönüşte tiramisu yemeye bekliyorum ciddi ciddi:)
Sevgili Ayşen; profesyonelliğinin yanında senin bu insancıllığına ve alçakgönüllülüğüne hayran olmamak elde değil.Dünyaya ve hayata bakış açın,tarzın,harikasın.Yüzündeki bu gülümseme hiç solmasın,pozitif enerjin hep aksın... Oktay Usta'daki başarından sonra maalesef "Pasta Atölyesi" ni izleme şansım olmadı kanal yokluğundan dolayı. Bu arada sayfana da bu profesyonellik yansıyor. Bazı çok özel bulduğum yabancı bloglar gibi bir tarza büründü bu güzel blog.Harikasın, sevgizle kalman dileğiyle...ZEHRA
Ferhan; ne güzel yorum yazmışsın. Hem de yazının her konusuna üşenmeden. Sana bütün lokumlar feda olsun.
Punto Amca; teşekkür ederim. Medya sektörü bu, ne yapacağı belli olmuyor. Hayırlısı diyelim. İşin en güzel tarafı Bebi'ye anlatacağım farklı bir hikayem var elimde. Sevgiler...
Uğur Can; gerek düzeltme gerekse iyi dilekleriniz için teşekkür ederim.
Merve Genç; size de teşekkür ederim. karbonatı soda ile karıştırınce pek hoş olmuş doğrusu.
Yasemin; nerden bildin bacım!
İrem; Yasine gelebileceğin zamanı söyle, Bebi'yi ile atlar geliriz. Sevgi ile kal...
Egeli; bir dahakine sana söz, mesaj atacağım. Buluşalım, görüşelim... Resim konusunda emin misin???
Düğme Bay; çok teşekkür ederim. Sevgiler benden sana...
Oyosh'um; çok özledim senin o gülen yüzünü. Aralıkta yani bayramda ordayım. Şimdiden haber vereyim.
Gökche; bütün çikolatalar ve çikolatalı şeyler sana gelsin. Women Weekly kitabından aldım tarifi. Kurabiyeler kitabındaki tarif ölçü olarak fazla geldi. Ama istersen onu da denerim. Sevgilerimle...
Işıl; beni seni bilirim, bir seni. Evet yaşasın çatlak kurabiyeler...
Suzi; evet evet, hep beraber yapalım...
Derya Hanım; teşekkür ederim, en kısa zamanda iade_i ziyaret yapacağım. Sevgilerimle...
Nesli; sanırım iş çıkışı olacak bu durum. Sen haftaya ayarla tiramisuyu...
Zehra; gecenin 2'sinde mesajın geldi. Okuduğumda içimde bir sıcaklık oldu. Çok teşekkür ederim güzel sözlerine. Bunları duymayı hakettiysem ne mutlu bana. Gönderdiğin güzellikleri daha çoğu sana gelsin. Sevgilerimle...
Evet evet Ayşem,
Kesinlikle Ege diyorum. İstanbul artık çığırından çıkmış durumda. İnan bana İstanbul'da turist olmak en güzeli. Hadi sizi de Egeli yapalım.
Ben ancak gelebildim sayfana. Su anda yollarda olmalısın. Bence de sık sık yapın o çılgınlığı Batuyla.. Sonra bak, benimkiler gibi sofraya bile birlikte oturamayabilirsiniz. Tadını çıkarın bol bol.
Öpüyorum ve gelince buluşalım diyorum. Özledim çok.
Aman Allahım!
Biri kendinden sözetmiş!
Nihayet!
VEEEEEEEEE!
DİKKAT!
Bu bir tehdittir!
Çok mütevazı bahsetmişsin.Daha detayları bilmek herkesi çok mutlu edecektir...Taaaa Oktay Ustadan bahsederek baştan alabilirsin...Hatta,Nukhet Duruyla başlayacakken,gelen teklifle Oktay usta'nın programına geçişini...
Yoksa ben anlatacağım.....
Gördün mü?
Koynunda yılan beslemişsin!
:-))
TüTü
Ayşem'cim kurabişler nefis olmuşlar. Ellerine sağlık. İyi yolculuklar, sevgiler..
Sevgili ayşem..
bende evde oldukça elbetteki atölyeyi seyrediyorum.ama bir donukluk var.
sizin sıcaklığınız tam olarak yetmiyor.bir akıcılık istiyorum, bir sürükleyiicilik. sonuçta tasarım yapılıyor ve ağır çalışmak gerekiyor biliyorum, ama oktay ustada bir aksiyon vardı, format farklıydı elbette orada. ama sizde çok neşenizi yanstabiliyordunuz. bunu gözden geçirmenizi istiyorum. yapımcılarla
bazı noktalara değinmeniz gerekli. bu kanal olmazsa başka kanalla da olsa kendinizi tam olarak ifade tmeniz gerekli.okadar renkli ve esneksinizki, neşenize hayranım.daha güzel günleriniz yakında olsun ..
bu kurabiye içine biraz badem likörü veya esansı galiba beni mest edecek.
elerinize sağlık hemen not aldım. yapacak ve paylaşacağım. çok çok sevgilerrrr....... NuNU
ıslak bebiyi rain childi :) öpüyorum. öpüyorum :))
Ayşemciğim canım, teşekkür ederim güzel temennilerin için. Senin bebi gibi bir bebeğim olsaydı acaba bu işlere bulaşırmıydım diye sormuyor değilim kendime. Ama hayat ilginç, bir şeyden mahrum bırakırken başka bir yerden oyalanacak birşeyler sunuyor insana.Görüşmek üzere.Sevgiler.
Kurabiyelerin görünüşü çok güzel. Çatlak görünüm harika olmuş. Ellerinize sağlık.
Sevgiler.
Ne desem nereden başlasam ki....
Kurabiyeler süper...
Programın da.Yalnız,neden usul bir müzik yoktur fonda diye hep düşünmüş sana diyememişimdir.
Zira mesajın gelir,nezaket telefonuna cevap asla verilmez.
Bacım ya sen şu telefonu boynuna as.
Ya da gönül gözüyle anlaşıp gidelim...
Bu arada mimin var bende;)
:)
aynur
harika kurabiyeler ellerine sağlık sevgiler
Hadi git gel de hasret giderelim. Öslediiiiiiim
tütü kim tutar seni
bizimkinde çıt yok bari sen döktüür
:)
Yaptım benim kurabiyeler akıllı çıktı çatlak falan olmadılar çok kızdım kendilerine, niye çatlamadınız dedim..
senin kurabiylerin çok güzel duruyor ben nerde yanlış yaptım:)))
Tijenim; çok yakındır diyorum. Hele ki bu dönüşte şehir ciddi ciddi üstümüze geliyor.
Münevver Annem; Tütü'ye gidiş planlıyoruz. Hem hasret gideririz hem sohbetimizi ederiz. Ne dersin???
Tütüm; ben böyle yılanı baştacı ederim.
Ebruş; en yakın zamanda sitene geliyorum. Sevgiler...
Dutçuk; tam bam telimden vurduk. Anlatılamayan ayrıntılar diyerek, aynı hisleri paylaşıyoruz diyorum. Esans ve likor konusunda da hemfikiriz. Gel gör adam yemiyor o zaman. Fazla geliyormuş...
Lalecik; senden de gelecek ben biliyorum. Sevgilerin çoğu sana...
Taza Nane; teşekkür ederim. Sevgiler...
Hülya; mimini yerim seni. Telefon sapığım var bir adette. O yüzden tedirginlik yaşamaktayım. Sen kendi numarandan çaldır, ben ararım... Seni de öperimmmm...
Aynur: Sevgiler... Çoğundan
Nurdan; Çok teşekkür ederim. Sevgiler
Aynur; gene sevgiler...
Ferhan; adı üstünde , seninkiler akıllı çıkmış. Öylesi daha makbul. Sevgiler..
geçen hafta denendiler sonuç süper oldu.tekrar denenecek.tşk
Yorum Gönder